(birini/bir şeyi) ayırmak - Turc Anglais Dictionnaire

(birini/bir şeyi) ayırmak

Sens de "(birini/bir şeyi) ayırmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
Phrasals
(birini/bir şeyi) ayırmak differentiate between (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) ayırmak sunder out (someone or something) [old-fashioned] v.

Sens de "(birini/bir şeyi) ayırmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 48 résultat(s)

Turc Anglais
Phrasals
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak differentiate between (someone or something and someone or something else) v.
We must be able to differentiate between objects and situations.
Nesneler ve durumlar arasında ayırım yapabilmeliyiz.

More Sentences
(birini/bir şeyi/kendini birinden veya bir şeyden) ayırmak extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla ayırmak force (someone or something) off (of) (something) v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla ayırmak force off v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak force someone or something off (of) something v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak and force someone or something off v.
(birini/bir şeyi) zar zor (birinden/bir şeyden) ayırmak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) bir çekişmeyle (birinden/bir şeyden) ayırmak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden ayırmak detach someone or something from someone or something v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak differentiate (someone or something) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak discern (someone or something) from (someone or something) v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak cut someone or something to something v.
birini/bir şeyi birine ayırmak keep someone or something for someone v.
(birini/bir şeyi küçük parçalara) ayırmak/kesmek chop (someone or something) (up) (into something) v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak crunch someone or something up v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) ayırmak cull (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi) parçalara ayırmak cut (someone or something) to (someone or something) v.
birini/bir şeyi (bir şeyden) ayırmak cut someone or something off (from something) v.
birini/bir şeyi birine/bir şeye ayırmak devote someone or something to someone or something v.
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) ayırmak differentiate (someone or something) from (someone or something else) v.
birini/bir şeyi (başka) bir şeyden ayırmak discern someone or something from something (else) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak discern between (someone or something) and (someone or something) v.
(biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) birbirinden ayırmak disconnect (someone or something) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çözüp ayırmak/kurtarmak disentangle (someone or something) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) araya girip (birinden/bir şeyden) ayırmak disentangle (someone or something) from (someone or something) v.
birini/bir şeyi birinden veya bir şeyden ayırmak extricate someone or something from someone or something v.
birini/bir şeyi kesip parçalara ayırmak hack (away) at someone or something v.
birini/bir şeyi kesip parçalara ayırmak hack someone or something apart v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak isolate (someone or something) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) seçip almak/ayırmak pick (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) koparmak/ayırmak snatch (someone or something) from (someone or something else) v.
Idioms
(birini/bir şeyi) parçalara ayırmak/bölmek rip (someone or something) to bits v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak/bölmek rip somebody/something apart v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak/bölmek rip somebody/something to bits v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak/bölmek rip somebody/something to shreds v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak rip (someone or something) in half v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak tear (someone or something) in half v.
(birini/bir şeyi) ikiye ayırmak rip (someone or something) in twain v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak rip (someone or something) in twain v.
(birini/bir şeyi) ikiye ayırmak rip (someone or something) in two v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak rip (someone or something) in two v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak tear (someone or something) in twain [old-fashioned] v.
(birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak tear (someone or something) in two v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak tear someone or something to pieces v.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak tear someone or something to shreds v.
kendini/birini/bir şeyi (bir şeyden) ayırmak break/cut/tear (something) loose from somebody/something v.
birini/bir şeyi bir şeyden ayırmak cut someone or something loose from something v.
(bir şeyi) kesip (birini/bir şeyi) ayırmak/çıkarmak cut (someone or something) loose v.